Diyetisyen Onur HabatKilo verme sürecimizde vücudumuzun çeşitli yerlerinde şişliklerle karşılaştığımızda motivasyonumuz düşüyor, kendimizi kötü hissediyoruz. Normalde giyebildiğimiz kıyafetlerin içine ödemden dolayı zar zor sığdığımızda bütün hevesimiz kırılabiliyor. Peki vücudumuz ne zaman, neden ödem (su) tutuyor?
Bu aslında fizyolojimizin ilk çağlardan beri çeşitli durumlara karşı verdiği tepki. Öncelikle stres. Stresli olduğumuzda vücudumuz su tutar. Bu sebeple stresten uzak durmak vücudumuzun ödem tutma riskini azaltacaktır.
Duygusal stres kadar fiziksel stresten de uzak durmak gerekir. Mesela susuz kalmak bir fiziksel strestir. Uzun saatler su içmediğimizde beynimiz suya ulaşmakta zorluk yaşadığımızı sanar ve mevcut suyu hemen depolama moduna geçer. O yüzden gün içerisinde sık sık su içmeli ve günün toplamında yeterli miktarda su içtiğimizden emin olmalıyız. Bu miktar kişiden kişiye göre değişse de 2 – 2,5 litrenin altına düşmemekte fayda var.
Kaslarımızdaki glikojen depoları karbonhidrat temellidir ve su tutmaya meyillidirler. Karbonhidratı, özellikle de basit karbonhidratları ( beyaz un, bisküvi, çikolata vs) fazlaca yediğimizde glikojen adlı karbonhidrat depolarımız genişler, bununla beraber tutmuş olduğu su miktarı da artmış olur. Böyle basit karbonhidratlar yerine kompleks karbonhidratları (yulaf ezmesi, tam buğday ekmeği, bulgur pilavı) tercih edersek daha doğru bir tercih yapmış oluruz.
Dokularımızdaki tuz miktarı arttığında homeostatik sistemimiz osmalar dengenin sağlanması açısından dokulardaki su miktarının da artmasını ister. O sebeple su hemen depolanır. Tuz alımını azaltmak gerekir. Hatta aşırı terlemiyorsak eğer yemeklerdeki tuz miktarı tuz ihtiyacımızı karşılamaya yeteceği için ekstra tuz tüketmemek gerekir. Damak tadımızı yemeklerden tuzsuz da tat alabileceği yönde değiştirmeliyiz.
Fiziksel aktiviteyi arttırmak da ödem tutulmaması açısından oldukça faydalı olacaktır. Diyet kaçamağı yaptığınız günün ertesi sabahı güne 1 saat yürüyüş yaparak başlarsanız ödem sorununuzun ciddi miktarda azaldığını göreceksiniz.
Bunlara ilave olarak, bitki çayı tüketimi de ödeminizi atmanıza yardımcı olacaktır. Yeşil çay başta olmak üzere sevdiğiniz diğer bitkilerin de çaylarını tercih edebilir, hatta karışık olanları da tercih edebilirsiniz. Günde 2-3 fincan içebilirsiniz. Kiraz sapının da ödem atımına yardımcı olduğu bilimsel çevrelerce söylenmekte, direkt olarak kaynatıp suyunu içebilir veya daha da iyisi bitki çayınızla beraber kaynatabilirsiniz.
Önerilerimizi toparlayacak olursak;
