Gerçeklik Algınızı Sarsan Bir Ruhsal Bozukluk: Şizofreni

Gerçeklik Algınızı Sarsan Bir Ruhsal Bozukluk: Şizofreni

Şizofreni, algılama, düşünme ve duygular üzerinde derin bir etkiye sahip karmaşık bir ruhsal bozukluktur. Gerçeklik algısını bozarak sanrılar, halüsinasyonlar ve düzensiz düşüncelere yol açabilir. Bu durum, kişinin günlük yaşamındaki işlevlerini ve sosyal ilişkilerini önemli ölçüde etkileyebilir.

Belirtiler

Şizofreni belirtileri kişiden kişiye değişiklik gösterebilir, ancak bazı yaygın semptomlar şunlardır:

Pozitif Belirtiler:

Sanrılar

Tanımı: Gerçekte var olmayan şeyleri duyma, görme veya hissetme durumudur. Sanrılar, kişinin inanç sisteminin ve algısının bozulmasına yol açabilir.

Türleri:

  • Paranoya: Takip edilme, zarar görme veya komplo kurulma hissi.
  • Büyüklük Delüzyonu: Kendini olduğundan daha önemli veya güçlü hissetme.
  • Referans Delüzyonu: Çevredeki olayların veya insanların kendisine özel bir mesaj taşıdığına inanma.
  • Somatik Delüzyonu: Vücudunda değişiklikler hissetme veya kontrol edememe inancı.

Örnekler:

  • Bir kişi sürekli takip edildiğini ve izlendiğini düşünebilir.
  • Kendisini peygamber veya tanrı olarak görebilir.
  • Etrafındaki insanların ona özel mesajlar verdiğini düşünebilir.
  • Vücudunda böcekler olduğunu veya içi boşaldığını hissedebilir.

Halüsinasyonlar

Tanımı: Gerçekte var olmayan şeyleri duyma, görme, koklama, tatma veya hissetme durumudur. Halüsinasyonlar, işitsel, görsel, dokunsal, koku alma ve tat alma olmak üzere farklı duyulara ait olabilir.

Türleri:

  • İşitsel Halüsinasyonlar: Sesler duyma, genellikle komutlar veya tehditler içerir.
  • Görsel Halüsinasyonlar: Hayaletler, figürler veya nesneler görme.
  • Dokunsal Halüsinasyonlar: Cilde temas etme veya böceklenme hissi.
  • Koku Alma Halüsinasyonları: Kötü veya tuhaf kokular alma.
  • Tat Alma Halüsinasyonları: Ağızda garip tatlar hissetme.

Örnekler:

  • Bir kişi sürekli birinin sesini duyabilir ve bu ses ona ne yapması gerektiğini fısıldayabilir.
  • Hayaletler veya canavarlar görebilir.
  • Cildinde böcekler olduğunu hissedebilir.
  • Yanık kokusu alabilir.
  • Ağzında metalik bir tat hissedebilir.

Düzensiz Düşünce

Tanımı: Konuşmada dağınıklık, mantıksız düşünme ve zayıf kelime akışı ile karakterize edilen bir durumdur. Bu durum, iletişimde zorluklara ve yanlış anlamalara yol açabilir.

Belirtileri:

  • Dağınık Konuşma: Düşüncelerin akışını takip etmenin zor olması, konudan konuya atlama.
  • Mantıksız Düşünme: Mantıksız veya tutarsız fikirler ortaya koyma.
  • Zayıf Kelime Akışı: Kelime bulmada zorluk çekme, kelimelerin akışının bozulması.
  • Neologizm: Var olmayan kelimeler kullanma.
  • Salata Düşüncesi: Fikirlerin birbirine bağlantısız ve kopuk olması.

Örnekler:

  • Bir kişi konuşurken konudan konuya atlayabilir ve ne demek istediğini tam olarak ifade edemeyebilir.
  • Gerçek dışı ve mantıksız fikirler ortaya koyabilir.
  • Kelime bulmakta zorlanabilir ve cümlelerini tamamlayamayabilir.
  • Var olmayan kelimeler kullanabilir.
  • Konuşması anlaşılmaz ve karmaşık olabilir.

Düzensiz Davranış

Tanımı: Ajite veya apatik olma, uygunsuz giyinme veya garip davranışlarda bulunma gibi normalden sapma gösteren davranışları kapsar. Bu durum, kişinin günlük yaşamda işlevlerini yerine getirmesini zorlaştırabilir.

Belirtileri:

  • Ajite Olma: Huzursuzluk, sinirlilik ve aşırı hareketlilik.
  • Apati: İlgi kaybı, isteksizlik ve duygusuzluk.
  • Uygunsuz Giyinme: Mevsime veya duruma uygun olmayan şekilde giyinme.
  • Garip Davranışlar: Tekrarlayan hareketler, kendini izole etme veya tuhaf mimikler kullanma.
  • Katatonik Davranış: Hareketsiz kalma, donuk bakışlar ve tepkisizlik.

Örnekler:

  • Bir kişi sürekli yerinde kıpırdanabilir, duraksız hareket edebilir.
  • Günlerce yataktan çıkmayabilir ve hiçbir şeyle ilgilenmeyebilir.
  • Mevsime uygun olmayan giysiler giyip çıplak kalabilir.
  • Kendini izole ederek kimseyle iletişim kurmayabilir.
  • Tekrarlayan hareketler yapabilir, garip mimikler kullanabilir.
  • Saatlerce aynı pozisyonda hareketsiz kalabilir, donuk bakışlar verebilir ve tepkisiz kalabilir.

Şizofreninin Pozitif Belirtilerinin Etkileri

Şizofreninin pozitif belirtileri, kişinin günlük yaşamındaki birçok alanda işlevini önemli ölçüde etkileyebilir. Bu etkiler şunları içerir:

  • Sosyal İlişkiler: Hastalar, aile ve arkadaşlarıyla ilişkilerini sürdürmekte zorlanabilirler.
  • İş ve Eğitim: Hastalar işyerinde veya okulda konsantre olmakta ve sorumluluklarını yerine getirmekte zorlanabilirler.
  • Kişisel Bakım: Hastalar kişisel hijyenine ve günlük ihtiyaçlarına yeterince ilgi gösteremeyebilirler.
  • Güvenlik: Hastalar, kendilerine veya başkalarına zarar verme riski taşıyabilirler.

Negatif Belirtiler:

  • Duygusal Düzlük: Duygu eksikliği veya azalmış duygusal tepki.
  • Konuşma Azlığı: Az konuşma veya tek kelimelik cevaplar verme.
  • İlgi Kaybı: Eskiden keyif aldığı aktivitelere ilgisini kaybetme.
  • Motivasyon Eksikliği: Hedeflere ulaşmak için isteksizlik veya çaba eksikliği.

Nedenleri

Şizofreninin kesin nedeni bilinmemekle birlikte, biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonunun rol oynadığı düşünülmektedir. Bazı olası etkenler şunlardır:

  • Genetik: Ailesinde şizofreni öyküsü olan kişilerde hastalığa yakalanma riski daha yüksektir.
  • Beyin Kimyası: Dopamin ve glutamat gibi nörotransmitterlerin dengesizliği şizofreniye katkıda bulunabilir.
  • Beyin Yapısı: Beyin bölgelerinde anormallikler şizofreni belirtilerine yol açabilir.
  • Çevresel Faktörler: Travma, stres ve bazı enfeksiyonlar hastalığın riskini artırabilir.

Teşhis

Psikiyatrist tarafından yapılan detaylı bir değerlendirme, şizofreni teşhisinde kritik önem taşır. Bu değerlendirme aşağıdaki aşamaları içerir:

1. Semptom Değerlendirmesi:

Doktor, hastanın semptomlarını detaylı bir şekilde sorgular. Bu sorgulama sırasında şunlara dikkat edilir:

2. Aile Öyküsü Değerlendirmesi:

Ailede şizofreni veya diğer psikiyatrik hastalık öyküsü olup olmadığı sorgulanır. Aile öyküsü, şizofreni riskini artıran bir faktördür.

3. Tıbbi Geçmiş Değerlendirmesi:

Hastanın geçmişteki tıbbi durumları, kullandığı ilaçlar ve alkol/uyuşturucu kullanımı sorgulanır. Bazı tıbbi durumlar veya ilaçlar şizofreni semptomlarına benzer semptomlara yol açabilir.

4. Fiziksel Muayene:

Doktor, hastanın genel sağlık durumunu değerlendirmek için fiziksel muayene yapar.

5. Laboratuvar Testleri:

Bazı durumlarda, tiroid fonksiyon testleri veya beyin görüntüleme gibi laboratuvar testleri istenebilir. Bu testler, şizofreniye benzer semptomlara yol açabilen diğer tıbbi durumları ekarte etmek için kullanılır.

Teşhis Süreci:

  • Doktor, tüm bu bilgileri değerlendirerek şizofreni tanısı koyar.
  • Teşhis koymak zaman alabilir ve doktor, farklı görüşler almak için diğer sağlık uzmanlarına da danışabilir.
  • Şizofreni teşhisi kesin bir tanı değildir ve semptomlar zamanla değişebilir.

Teşhis Sonrası:

  • Teşhis konulduktan sonra, doktor hastaya uygun bir tedavi planı hazırlar.
  • Tedavi planı genellikle ilaç tedavisi ve psikoterapiyi içerir.
  • Hastanın düzenli olarak doktor kontrolünden geçmesi ve tedavi planına uyması önemlidir.

Tedavi

Şizofreni tedavisinde ilaç tedavisi ve psikoterapi iki temel bileşeni oluşturur. Bu iki yöntemin birlikte kullanımı, hastaların semptomlarını kontrol altına almalarına ve yaşam kalitelerini önemli ölçüde artırmalarına yardımcı olur.

1. İlaç Tedavisi

Antipsikotik ilaçlar, şizofreninin tedavisinde en önemli rolü oynayan ilaç grubudur. Bu ilaçlar, beyinde dopamin ve serotonin gibi nörotransmitterlerin işlevini düzenleyerek semptomları hafifletmeye yardımcı olur.

Antipsikotik ilaç türleri:

  • Tipik Antipsikotikler: Haloperidol, klorpromazin, perphenazin gibi.
  • Atipik Antipsikotikler: Olanzapin, risperidon, aripiprazol gibi.
  • Uzun Etkili Antipsikotikler: Paliperidon, aripiprazol depot gibi.

İlaç tedavisinin faydaları:

  • Sanrılar, halüsinasyonlar, düzensiz düşünce ve düzensiz davranış gibi pozitif semptomları hafifletir.
  • Tekrarlayan atakları önler.
  • Hastaların günlük yaşamda daha işlevsel olmalarına yardımcı olur.
  • Hastaların sosyalleşmesini ve toplumda yer almasını sağlar.

Dikkat Edilmesi Gerekenler:

  • Antipsikotik ilaçlar, her hastada farklı etki gösterebilir.
  • Doktor, hastanın durumuna ve ihtiyaçlarına en uygun ilacı ve dozu belirler.
  • İlaçların yan etkileri olabilir. Bu yan etkiler genellikle hafiftir ve zamanla ortadan kalkar.
  • Hastanın ilaçları düzenli olarak kullanması ve doktor kontrolünden düzenli olarak geçmesi önemlidir.

2. Psikoterapi

Psikoterapi, şizofreni tedavisinde ilaç tedavisini tamamlayan bir yöntemdir. Farklı psikoterapi türleri kullanılabilir:

  • Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Hastalara semptomlarını yönetmeyi, stresle başa çıkmayı ve problem çözme becerilerini geliştirmeyi öğretir.
  • Aile Terapisi: Aile üyelerinin hastalığı daha iyi anlamalarına ve hastaya destek olmalarına yardımcı olur.
  • Sosyal Beceri Eğitimi: Hastalara sosyalleşmeyi ve iletişim kurmayı öğretir.

Psikoterapinin faydaları:

  • Hastalara hastalıkla başa çıkmayı öğretir.
  • Sosyal becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur.
  • Özsaygılarını ve özgüvenlerini artırır.
  • Aile üyeleriyle ilişkilerini iyileştirir.
  • Tekrarlayan atak riskini azaltır.

Dikkat Edilmesi Gerekenler:

  • Psikoterapi, uzun vadeli bir tedavidir ve sabır gerektirir.
  • Hastanın aktif olarak psikoterapiye katılması önemlidir.
  • Psikoterapi türü ve süresi, hastanın ihtiyaçlarına göre belirlenir.

Tedavi Planı

Şizofreni tedavisinde tek bir tedavi planı yoktur. Tedavi planı, hastanın yaşına, semptomlarının şiddetine, tıbbi geçmişine ve yaşam tarzına göre belirlenir. Doktor, hastayla birlikte en uygun tedavi planını oluşturur.

Tedavi planı genellikle şunları içerir:

  • İlaç tedavisi
  • Psikoterapi
  • Psikososyal destek
  • Düzenli takip ve kontrol

Toplumsal Algı

Maalesef, medya ve filmlerde yanlış tasvirler nedeniyle şizofreni hakkında birçok yanlış algı vardır. Şizofreni hastaları genellikle şiddet eğilimli ve tehlikeli olarak görülür. Ancak bu durum gerçeği yansıtmamaktadır. Şizofreni hastalarının çoğu şiddete eğilimli değildir ve tedavi ile normal bir yaşam sürebilirler.

Şizofreni, zorlayıcı bir ruhsal bozukluk olsa da, doğru tedavi ve destekle hastalar semptomlarını kontrol altına alabilir ve üretken bir yaşam sürebilirler. Bu konuda farkındalık yaratmak ve önyargıları kırmak oldukça önemlidir.

Kaynaklar

  • Türkiye Psikiyatri Derneği: https://www.psikiyatri.org.tr/
  • Dünya Sağlık Örgütü - Şizofreni: https://www.who.int/news-room/fact-sheets/detail/schizophrenia
  • Mayo Clinic - Schizophrenia: https://www.mayoclinic.org/diseases-conditions/schizophrenia/symptoms-causes/syc-20354443

*Sitemizde bulunan yazılar yalnızca farkındalık yaratmak amaçlıdır. Tıbbi tavsiye içermez. Yazılardan yola çıkarak herhangi bir hastalık tanısı konulamaz. Yalnızca psikiyatri hekimleri ve doktorlar hastalık tanısı koyabilir.

Başarı Hikayelerimiz

Sağlıklı yaşam yolculuğunda onlar başardı şimdi sıra sende.

2 milyon

Aylık Uygulama İçi Etkinlik

265 bin

Kayıtlı Üye

4.9 / 5

Uygulama Puanı

2 bin

Uygulama Yorumu

Psikologlardan
Birebir Online Hizmet Al!

Mekan ve zaman sınırlarına takılmadan seni alanında uzman isimlerle en kolay ve hızlı yoldan buluşturuyoruz.Artık psikoloğundan kolayca randevu alabilir ve görüşmelerinin tamamını uygulama üzerinden güvenli bir şekilde gerçekleştirebilirsin.

Dilediğin yerden psikoloğuna ulaşırsın.

Görüntülü olarak seanslarını gerçekleştirirsin

Sana özel hazırlanmış terapi planı ile ilerlersin.

Bildirimler sayesinde seansını kaçırmazsın.

Mesaj seçeneğiyle sorularını hızlıca sorarsın.

Psikoloğun yaşam kaliteni arttıracak alışkanlıklar edinirsin.

Bütçene en uygun paketi belirlersin.

Yaşam kaliteni arttırırsın.

Kolayca randevu oluşturursun.

Daha güçlü ve özgüvenli hissetmek için ilk adımları atarsın.

Sağlık Uzmanlarından Birebir Online Hizmet Al!