Yeme Bozukluğu Nedir? Nedenleri, Etkileri ve Gerçekler

Çoğu insan yeme bozuğunu sadece fazla ya da az yemek olarak düşünseler de aslında bu durum fiziksel belirtilerden çok daha fazlasına sahip karmaşık bir süreci ifade eder ve psikolojik duygusal ve sosyal birçok katmana sahiptir.

Yeme Bozukluğu Nedir? Nedenleri, Etkileri ve Gerçekler
Psikolog Özge Güçlü

Yayınlanma Tarihi : 12.04.2025

Güncellenme Tarihi : 12.04.2025

Yeme bozanlığı; kişinin yeme alışkanlıklarında ciddi bozmalarla karakterize edilen psikolojik bir rahatsızlıktır. DSM-5 tanı kriterlerine göre üç ana tip vardır: anoreksiya nervoza, bulimiya nervoza ve aşırı yeme bozanlığı. Anoreksiya; insanın kilolu olduğunu düşünmesine rağmen aşırı kilolu olduğundan endişelenmesini ve güçlü bir şekilde kiloya alma korkusu duymasını içerir. Bulimiya ise aşırı yemek yeme ve ardından kusma veya yoğun egzersiz yapma gibi telafi davranışlarıyla karakterizedir. Aşırı yeme bozanlığı ise kontrolsüz yeme ataklarının olduğunu ancak telafi davranışlarının gösterilmediği bir durumdur.

Genç kadınlar arasında yeme bozukluklarının artmakta olduğunu ve erken teşhis edilmemesinin yaşam kalitesini ciddi şekilde etkilediğini gösteren araştırmalar bulunmaktadır.

Yeme Bozukluğu Sadece Fiziksel Bir Sorun mudur?

Yeme bozuğukları genellikle dış görünüş açısından değerlendirilirken aslında sadece fiziksel belirtilerle sınırlı olmayan bir rahatsızlıktır diyebilirim. Kilo kaybı ya da kilo alımı gibi bedensel etkilere ek olarak halsizlik hissiyatı adet düzensizlikleri ve sindirim sorunları gibi belirtiler gösterse de asıl problem vücut algısı ile kendilik değeri ve duygular arasındaki ilişkidir. Bu sebeple yeme bozukluklarını sadece diyet veya kalori hesabı olarak görmek sorunu hafife almak anlamına gelir.

Psikolojik ve Duygusal Boyutları

Yeme bo­zu­kluk­la­rı genel­lik­le derin psi­ko­lojik yara­lar tarafından tetiklenir ve temellendirilir çoğunlukla. Kendine güven sorunu, değersiz hissetme, travmalar, kontrol dürtüsü, anksiyete, depresyon ve mükemmelik arayışı bu bozuşkların gelişiminde önemli bir rol oynayabilir. Birçok kişi için yeme davranışı duygusallıkla başa çıkma mekanizması olarak kullanılıyor. Bu duruma duygusal yeme denir ve kişiye stresten kaçabilecek bir yol sunar; öfke veya ürzütü gibi duygular karşısında beslenme ihtiyacı artabilir. Yeme bozukluğunun sadece fiziksel değil; duygusal ve zihinsel bir mücadele olduğunu belirtmek gerekir.

Sosyal ve Kültürel Etkiler

Toplumda güzellik anlayışının sınırlı bir şekilde tanımlanmasıyla ilgili sorunlar yaşanması gençler arasında bedene yönelik memnuniyetsizliği artırabilir. Aile içindeki ilişkilere ek olarak arkadaş çevresinin ve kültürel normların da bu durumu etkilediği bilinmektedir. “Zayıfsan güzel olursun", “şişmansan tembelsin” gibi önyargılar yeme bozuksu olan kişilerin kendilerini yalız ve değersiz hissetmelerine sebep olabilir. Sosyal medyanın yeme bozuksukları üzerindeki etkinliği artık bilimsel araştırmalarla da kanıtlamış durumdadır.

Yeme Bozukluğu ile Baş Etme ve Tedavi Süreci

Yeme bozukluğu vakaları oldukça önemli bir sağlık sorunudur ve profesyonel yardım olmadan iyileşme sürecinin zorlu olduğu bilinmektedir. Tedavi genellikle psikoterapi ile beslenme danışmanlığını bir arada içerir ve bazı durumlarda ilaç tedavisi de uygulanabilir. Psikoterapi seansları sırasında özellikle BDT ve travma odaklı terapiler etkin sonuçlar ortaya koyabilmektedir. Bireysel olarak yeme alışkanlıklarını anlamak, bedeniyle barışık olmak ve değerli hissetmeyi öğrenmek tedavinin önemli basamakları arasındadır. Bu süreçte sabır, anlayış ve destek büyük önem taşımaktadır. Topluğun bu konuda daha fazla bilinçlenmesiyle birlikle yeme bozukluğuna sahip bireylere erken yardım alabilmeleri sağlanabilir.

Yeme bozuklukları hayati önem taşıyan bir sağlık sorunudur ve profesyonel yardım olmadan iyileşmek oldukça zordur. Genellikle tedavide psikoterapi ve beslenme danışmanlığı gibi uygulamaların yanı sıra bazı durumlarda ilaç tedavisi de kullanılıyor. Özellikle Bilişsel Davranış Terapisi (BDT) ve travma odaklı yaklaşımlar psikoterapide etkin sonuçlar doğurabiliyor. Bireye yol göstermek için yeme davranışını anlaması ve bedeniyle olan ilişkiyi geliştirmesi önemli adımlardan biridir. Tedavi sürecinde sabır,hassasiyet ve destek büyük rol oynar.

*Sitemizde bulunan yazılar yalnızca farkındalık yaratmak amaçlıdır. Tıbbi tavsiye içermez. Yazılardan yola çıkarak herhangi bir hastalık tanısı konulamaz. Yalnızca psikiyatri hekimleri ve doktorlar hastalık tanısı koyabilir.